top of page

Sorunla Vedalaşmamak

İyileşmeye direnç gösteren semptomlar


Bazen sorunla biraz daha zaman geçirmek isteriz. Peki neden? Günlük yaşamda, sorunlarımızı fark edip çözüm arayışına girmemiz doğal olsa da, bazı durumlarda danışanlar bilinçdışı mekanizmalar nedeniyle iyileşmeye direnç gösterir. Bu direnç, sorunun dolayısıyla semptomun sağladığı ikincil kazanımlara bağlı kalmaktan kaynaklanabilir.

Dinamik terapide semptomların sadece rahatsızlık belirtisi olmadığı, aynı zamanda danışana dolaylı yollarla çeşitli faydalar sağladığı vurgulanır. Semptomun varlığı, danışanın bakım görme, şefkat ve ilgi gibi ihtiyaçlarını karşılayabilir. Bu durum, bazen danışanın farkında olmadan kendisini “yardım talep eden” bir konumda bulmasına neden olur. Böylece semptom, danışanın etrafında sevgi ve destek toplayan bir araç haline gelir. İlgi ve şefkat, hepimizin ihtiyaç duyduğu temel gereksinimler arasında yer alır. Semptom, danışanın bu ihtiyacının karşılanmasında önemli bir rol oynar. Danışan, hastalık ya da rahatsızlık rolünü üstlenerek, çevresindekilerden daha fazla şefkat ve ilgi görür. Bu durum, iyileşme sürecinde “bakım görme” fonksiyonunun kaybolacağından duyulan bilinçdışı endişeyle semptomun sürdürülmesine neden olabilir. Belirti ortadan kalktığında, danışan duygusal destekten mahrum kalacağından, iyileşmeye karşı bilinçdışı bir korku ve direnç ortaya çıkar. Lacan’a göre semptom, danışanın bilinçdışı arzusuyla iç içe geçmiş bir yapı olduğundan, onu dönüştürmek ya da ondan vazgeçmek, aynı zamanda öznenin kimlik ve ilişki biçiminde köklü bir değişimi gerektirecektir.

Benzer şekilde, bazı durumlarda semptom danışana belirli sorumluluklardan kaçınma imkânı tanır. Semptomun varlığı kişinin iş, aile veya sosyal yaşamındaki yükümlülüklerden uzaklaşmasını sağlayabilir. Bu kaçınma stratejisi, danışanın yaşamındaki stresi azaltırken, aynı zamanda semptomunun devam etmesine de zemin hazırlar. Dolayısıyla, semptom sadece acıyı yansıtan bir gösterge değil; aynı zamanda sorumluluk ve beklentilerden kaçınmanın güvenli bir yolu olarak işlev görür.

Bu gibi durumlarda terapinin temel hedeflerinden biri, danışanın semptom aracılığıyla elde ettiği bu ikincil kazanımların farkına varmasını sağlamaktır. İyileşme, semptomun tamamen ortadan kalkmasından ziyade, semptomun yerine geçebilecek alternatif yolların geliştirilmesiyle mümkün olur. Danışan, semptomunun getirdiği bakım, şefkat ve sorumluluklardan kaçınma gibi kazanımları yaşamının diğer alanlarında daha işlevsel bir şekilde bulabileceğini öğrenmelidir. Bu farkındalık, danışanın semptomla kurduğu bilinçdışı bağı çözerek daha bütüncül bir iyileşme sürecine adım atmasına yardımcı olur.

Bu semptomun varlığı, hangi ihtiyaçlarınızı karşılamanıza yardımcı oluyor?





Kaynakça

Freud, S. (1917). Introductory Lectures on Psychoanalysis.

Fenichel, O. (1945). The Psychoanalytic Theory of Neurosis.

McWilliams, N. (2011). Psychoanalytic Diagnosis.

Lacan, J. (1973–1974). The Seminar of Jacques Lacan: The Four Fundamental Concepts of Psychoanalysis.

 
 
 

Yorumlar


İletişim

Yeni Uygulamalardan Haberdar Olun

Sosyal medyadan bize ulaşın 

  • Instagram
bottom of page